"İmkansız olmadığını bilsem, ah bir bilsem !" dedi.
"Durumumuzun mu" dediği duyuldu belirsiz bir sesin.
Hayır, diyerek devam etti.
Bizzat senin. Benim için bizzat senin.
4 Mayıs 2014 Pazar
3 Mayıs 2014 Cumartesi
2 Mayıs 2014 Cuma
Biraz Sago dinleyip kendimi kahredeyim.
Eski günlere özlem duyayım ve üzüleyim. Çünkü şu anda berbat derslerim yok, yalnızlığın ötesinde değilim falan (!). İnanılmaz derecede sıkılmaya devam ediyorum. Lisenin ilk yılı da böyle iğrenç geçmişti, umarım üniversite de yalnızca ilk yılının berbat olacağı bir kurumdur. Gerçi sorun üniversite de değil, yalnızca bahane arıyorum. Bir türlü alışamadığım dünyaya zihnimin gösterdiği tek tepki olan hüzne neden arıyorum. Buraya uygun değilim neden hala canlı olarak niteleniyorum ? Bu insanlardan değilim neden aralarında bulunuyor beden denen varlığım !? "Bir varlık devamlı hüzne ne kadar dayanabilir" konulu bir deneyin kobayı mıyım acaba. Hiçbir şey değişmiyor. Beni bu ahmak karanlığımdan aydınlığa çıkarabilecek hiçbir şey olmuyor. Olağanlıktan midem bulanıyor ! Ve nefret ediyorum kendimden insanlara umut bağladığım için. Yeterince neden yokmuş gibi bir de onlar için üzüldüğüm için. Ağlayarak yazdıklarımı ağlayarak okumuyorlar. Klişe bir varlık oldum. Klişe ifadeleri olan bir varlık.
Gerçekten çok üzgünüm.
Gerçekten çok üzgünüm.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)